15 Mayıs 2008 Perşembe

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ2

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ
Bir zamanlar hayvanların bir okulu vardı. Okulun eğitim programında koşma, tırmanma, uçma, yüzme dersleri yer almıştı. Hayvanların hepsi, bütün bu dersleri almak zorundaydı.
Ördek, yüzmede hocasından daha iyiydi; uçmada ancak geçer not alıyor, koşma dersinden ise hemen hemen hiç basarili olamıyordu. Bu dersten geri olduğu için dersler bittikten sonra okulda kalıyor ya da yüzme derslerini bırakarak koşma talimleri yapıyordu. Böylece yüzmeyi ihmal ettiği için notu ortaya düştü. Orta, geçer bir nottu; bu yüzden bu düşüşe ördekten başka kimse üzülmedi.
Kartal, problemli bir öğrenciydi ve sert bir şekilde disiplin altına alınması gerekiyordu. Tırmanma derslerinde diğer hayvanları geride bırakarak kendine göre bir yol takip ediyor ve ağacın tepesine çıkıyordu.
Tavsan, koşmada sınıf birincisiydi fakat yüzme derslerini bir türlü başaramadığından sinir krizleri geçirdi ve okulu bırakmaya mecbur oldu.
Sincap, tırmanma derslerinde sınıfın en basarili öğrencisiydi. Uçma hocası onun ağaçtan aşağı doğru değil fakat yerden ağacın tepesine uçmasını istediği için sincap havalanma çabaları yüzünden hastalandı, ve tırmanmada orta, koşmada zayıf almaya başladı.
Köstebek, programa toprağı kazma derslerinin ilave edilmesi reddedilince yavrularını Porsuk’a teslim etti.
Yıl sonunda, iyi yüzen, kosan, tırmanan ve birazda acayip uçan bir yaratık sınıf birincisi ilan edildi."

VERİMLİ ÇALIŞMAYI ENGELLEYEN TUZAKLAR
(Lütfen Azaltın)

• Gözlerinizi yapamadıklarınıza çevirmek,
• Müzik esliğinde çalışmak,
• Zorlanılan derslerin dışlanması,
• Aşırı kaygı (güvensizlik),
• Yatarak (uzanarak ) çalışmak ,
• Çalışma anında hayallere dalmak ,
• Uzayıp giden telefon konuşmaları yapmak ,
• Motivasyon eksikliği, isteksizlik ,
• Günlük ayrıntılara boğulmak ,
• Çalışmayı tamamlamadan bırakmak ,
• Amaçların ve önceliklerin belirlenmemesi ,
• Arkadaşlara "hayır!" diyememek ,
• Televizyona takılıp kalmak ,
• Dersler ve konular hakkında yetersiz bilgi sahibi olmak ,
• Düzenli tekrarlar yapmamak ,
• Programsız , plansız çalışmak ,
• Kendinizi başkalarıyla kıyaslamak ,
• Zamanı denetleyememek ,
• Çevrenizin sizden beklentilerinin yüksek olması ,
• Sınav bilgi ve tekniklerini yeterince bilmemek ,
• Çalışma anında uygun dinlenme aralıkları vermemek ,
• Yanlışlardan ders almamak , eksikleri gidermemek ,
PLANLI ÇALIŞMAYI ENGELLEYEN BAHANELER
• Bu kadar çalışma yeter.
• Yeterli zamanım yok
• Ben yapamam ki
• Benim çalışmaya ihtiyacım yok.
• Simdi çok yorgunum.
• Çok sikici.
• Bu konu çok zor.
• Yarin çalışırım.
• Bu konular hayatta lazım olmaz.
• Bu dersten ağzımla kus tutsam geçemem.
• Çalışırsam “inek” derler.
• Sınıfta herkes zayıf alıyor.
BASARININ ÖZETİ

" Ordu Yok " dediler ; " Kurulur " dedi.

" Para Yok " dediler ; " Bulunur " dedi.

"Düşman Çok " dediler ; " Yenilir " dedi.
M. Kemal ATATÜRK
Ve bütün dedikleri oldu.
Einstein basariyi söyle formüle ediyor:

Basari
=
Çalışma
+
Dinlenme ve eğlenme
+
Yerinde ve zamanında davranma

ÖĞRENMEYİ YA DA ÖĞRENMEMEYİ BELİRLEYEN ÜÇ ÖNEMLİ ETKEN

1-Çalışmak + Tekrar
2-Sınamak
3-Dinlemektir.
İnsan karsısında konuşanı, 30 saniye kadar bilinçli olarak dinler sonra 1 veya 2 saniyelik kopukluk, dikkat dagilmasi olur.
Hiç ara vermeden çalışmaya kalkarsanız, "algılama gücü" bir süre sonra düşmeye baslar. Çok ara vererek çalışmayı devam ettirmeye kalkarsanız, bu kez de "hatırlama eğrisi" hızla düşmeye baslar.
Oysa, çalışmayı kısa süreli dinlenme aralariyla sürdürmek, hem öğrenilenlerin sindirilmesi hem de zihnin kendini toparlaması açısından son derece yararlidir.
YÜKSEK SESLE OKUYUN !
İçinden veya hafif sesle okunun ya da çalışılan şeyler, bütünüyle zihinsel bir izlenim olarak kalır. Kelimeler ve cümleler varlıklarını ve biçimlerini sadece kağıt üzerinde gösterirler. Anlamları gözümüz için de, beynimiz için de aynidir.
Yüksek sesle okuyan veya düşünen kişi, okuduğu şeyden bütünüyle yeni bir izlenim kazanır. Bu görüntüler canlanır. Kelimeler hayal gücü yardımıyla vücut kazanırlar. Cümleler göz, kulak ve beyin için eşit anlamda varlıklar olurlar. Bu yolla görsel nitelik, işitsel niteliklerle pekiştirilmiş olur. Öğrenmekte çok zorluk çektiğiniz parçaları anlamanızı sağlar, kalıcı bir bellek izlenimi yaratır.

•Yüksek sesle okuyun !
•Okuduğunuzu belleğinizde yüksek sesle tekrarlayın !
•Okuduğunuzu yazın, özet çıkarın !
•Çevrenizdeki koşullar yüksek sesle okumanıza olanak vermiyorsa, bu durumda elinize bir kalem ve kağıt alarak, okuduğunuzu yazın veya özet çıkarın !
ZİHNİMİZİ ÖĞRENMEYE YOĞUNLAŞTIRMAK İÇİN NE YAPMALIYIZ ?
• Dinlerken not tutmaliyiz. Ögretmenin anlattiklarinin arkasindaki anlamlari kavramaya çalisarak ön tahminlerde bulunmaliyiz.

• Bilgilerin anlami ne kadar açiksa , zihinde kalma ve hatirlama olasiligi da o kadar yüksektir.

• Özellikle ilgi duyulan seyler daha çok hatirlanir. Bellegimizin bilinçli bir zorlama olmadan , neyi alip saklayacagini bizim özel ilgimiz belirliyor. Birbirine bagli, çagrisim yaptiran ve istisna olan seyleri daha iyi hatirliyoruz.

• O halde, bir seyi yeniden hatirlamak istiyorsak,her seyden önce onu dogru biçimde yerine yerlestirmeye ögrenmeliyiz.

• Ögrenme sürecinin basinda ve sonunda daha çok sey hatirlariz. Fakat, ögrenme sürecinin ortasinda, hatirlama konusunda bir düsme, her zaman söz konusudur.

* Dinleme arasi verilmediginde bu düsüs daha da fazla olmaktadir.

• Bir seyin bellekte kalmasi, anlamiyla dogru orantilidir. Zihnimizde tutmak istedigimiz bir sey (ne olursa olsun) eger anlamliysa daha kolay ve daha çabuk kavranacaktir. Zihninizde tutmak zorunda oldugunuz ne varsa, bunlarin hepsine bir anlam kazandirabilirsiniz. Bu anlam verme olayi kisiden kisiye farklilik gösterebilir.
• Daha yüksek bir verim için ulasmak istediginiz hedefin çekim gücünü kullanin.
• Iyi bir ögrenmenin olabilmesi, mutlak amacin belirlenmesiyle mümkündür.Bu amaç, sizin itici gücünüz olacaktir.

• Amaciniza yaklastikça çalisma isteginiz daha da artacaktir.Onun için, bir hedef belirleyin ve hedefinize ulasmak için çaba gösterin. Ara hedefler tayin edin ve hedef uyarisindan yararlanin.

* Hatirlama gücü ödüllendirme ile artar! Her basari zaten bir ödül olmakla beraber, basarinizi arttirmak için, kendinize bir ödüllendirme sistemi kurun.

• Çalisma aninda zaman zaman çalismaya ara verip, telefon konusmasi yapmak, televizyon açmak, dikkati dagitici etki yapar. En verimli çalismanin yolu, bu "molalari" uygun zaman araliklarinda gerçeklestirmektir. Bu gibi etkinlikleri, çalisma bitiminde yaparak, kendinizi bir tür ödüllendirebilirsiniz
BASARININ PROGRAMI

"Insan hangi limana gidecegini bilmezse, hiç bir rüzgar onun için yararli olmaz."
Esen rüzgara kendini birakarak, istedigi limana ulasmak isteyenleri bekleyen son, tam bir hayal kirikligidir.
Planli çalisma, nereye ve nasil gideceginizi mantikli bir biçimde, önceden kararlastirmaktir.Ögrencinin geçerli ve verimli bir program hazirlayabilmesi için öncelikle, günlük yasantisinda yer alan olaylari ve zaman kaybina yol açan nedenleri belirlemesi zorunludur.

ÇALISMANIN VE BASARININ EN BÜYÜK DÜSMANLARI
Ögrencilere yapilan bir ankette,zaman kaybina neden olan unsurlar arasinda daha çok telefon, televizyon, arkadaslar, erteleme vb. dis kaynaklar belirtilmektedir.
Bunlar elbette dogru ama, bir noktayi eksik birakiyor. Söyle düsünelim: siz izin vermezseniz, "zaman hirsizlari" zamaninizi çalabilirler mi?
DERS NASIL ÇALISILMAZ?
• Beden gevsek, uyusuk ve kaykilmis. Sadece, seçtiginiz, size ilginç gelen konular üzerinde durursunuz.

• Eglence arar bir havaniz vardir.

• Dersten derse, konudan konuya atlarsiniz.

• Zaman zaman hayale dalarsiniz ve çalismaniz bölünür.

• Düsünce kontrolünüz yoktur.

• Vakit geçirmek için resimlere(sekillere)anlamsizca bakarsiniz.

• Önemli kavramlari atlar, ögrenme olayini hep sonraya ertelersiniz.

• Gözünüz, ayni cümleye dakikalarca takili kalir.Bazen sabirsizlikla, bazen de sikilma nedeniyle acele ve atlayarak okursunuz.

• Gelisi güzel, karalama yapar gibi not tutarsiniz.

• Hatirlamayi rastlantilara birakirsiniz.

• Ders çalisma zorlastiginda veya sikici olmaya basladiginda, çalismayi tamamen birakirsiniz.Yani aslinda ders çalismamak için bahaneler icat edersiniz.

DERS NASIL ÇALISILIR?

•Beden dimdik, tetikte ve aktif. Saçma ve önemsiz seyleri bir kenara birakarak, düsüncenizi önemli konular üzerinde yogunlastirirsiniz.

•Öğrenmek ve kavramak isteyen bir tutum içindesinizdir.

•Ders ayrımı yapmaz; "ayrımları" anlamaya çalışırsınız.

•Çalışmanızı, öğrendiklerinizi sindirmek için aralıklı olarak sürdürürsünüz.

•Düşüncenizi, sadece çalıştığınız ders ve konu üzerinde yoğunlaştırmaya gayret edersiniz.

•Konuyu daha iyi kavramak amacıyla yardımcı unsurlardan(çizimler, şekiller) yararlanırsınız.
•Konuyu bir bütünlük içinde kavramaya çalışırsınız.

•Anlamları belirlemek için zaman zaman, çalışılmış konulara dönüp bakarak pekiştirme yaparsınız.
Unutma!
•Çalışma, sonuna kadar götürülerek tamamlanan bir süreçtir. Tekrarlar yapılarak bilgi "hafızaya uzun süreli olarak " depolanır.Not tutarak, kelimelerin altını çizerek (belki iki kere çizerek), insani düşünmeye zorlayan sorular sorarak, çalışmanın verimliliği arttırılır.
ÇALIŞMA PROGRAMI HAZIRLAYIN!
•Haftalık ders çalışma programı hazırlarken, günlük faaliyetlerinizi, haftanın her günü için gözden geçirmelisiniz.
+Okula gidiş-dönüs saatleri,
+Çalışma için ayrılacak süre,
+Yemek arası,
+Dinlenme,
+Gezme,
+TV ve diğer isler için ayrılacak zamanı önceden belirlemelisiniz.
Uygulanabilir bir programın hazırlanabilmesi için tüm bu etkinlikleri, gerçekçi bir biçimde planlamanız gerekir.

DERS PROGRAMI NASIL YAPILIR?
Ders programınızı üç aşamada hazırlayabilirsiniz.
1.Asama: Her dersten çalışmanız gereken konuları saptayınız.
2.Asama:Çalışmanız gereken dersleri ve konuları, haftanın günlerine bölerek yerleştiriniz.
3.Asama:Okuldan geliş zamanı ile uykuya yatış saati arasında kalan çalışma sürenizi hesaplayınız.
Örneğin:17:30-----23:00 vb.
*Bir gün boyunca yemek, dinlenme, okul isleri, varsa hobileriniz ve spor, müzik vb. günlük aktivitelerden arta kalan sürede, yaklaşık 45 dk. ara ile belirlediğiniz konular bitinceye kadar çalışabilirsiniz.
*Matematik ve fen bilimleri daha farklı bir "dinlenme" tarzını gerektirir.
+Bu dersleri çalışırken problemin sonucuna ulaşıncaya kadar, çalışmaya kesinlikle ara verilmemelidir.
•Ders çalışmada en yüksek verimi elde etmek için,öğrenme seanslarının 45 dakikalık bölümlere ayrılması gerekir. 45 dakika ders çalıştıktan sonra mutlaka, 5 dakika çalıştığınız konuları gözden geçirmelisiniz . Her çalışma seansından sonra da 10 dakikalık bir dinlenme arası vermek doğru olur; 10 dakikalık dinlenme aralığında beden gevşer, zihin öğrendiklerini sağlamlaştırır.
*Gece 2'ye kadar ders çalıştım, sabah da saat 5'te kalktım! sınavım yine de istediğim gibi gitmedi?!
+Bu yakınmayı hep duyarız. Oysa hepimizin bildiği gibi, önemli olan, dersin basında kaç saat geçirdiğimiz değil, zamanı nasıl geçirdiğimizdir! Son geceye sıkıştırılmış bir sınav çalışması için geç vakitlere kadar uykusuz kalmak, sınava hazırlanmak için pek güvenilir bir yol olmasa gerek!
*Uyku saatinde iyi uyu, ders saatinde uyuma!
*Öğrendiklerinin kalıcı olabilmesi için iyi not tutmalısın!
Not tutma, öğrenmenin en büyük düşmanı olan unutmayı önlemektedir. Öğrendiklerimizi, uykuda daha yavaş; uyanıkken daha hızlı unuturuz. Öğrenme üzerinde en az bozucu etkiyi yapan etkinlik "uyku"dur.Eğer bir şeyi kalıcı olarak öğrenmek istiyorsanız, uyumaya gitmeden önce küçük bir tekrar yapmanızda büyük fayda vardır.
*Bir gün çalışmamakla bir şey olmaz!
diyerek kendince geçerli mazeret yaratan bir öğrencinin bu eğilimi, bir sonraki ders çalışma sırasında, ona karsı, olumsuz kullanılmak üzere depo edilir. Hayatinizin denetimi kendi elinizde olmalı! Erteleme; ertelemeyi doğurur. Her gün amacınız doğrultusunda atacağınız küçük bir adim yıl sonunda size istediğiniz basariyi kazandıracaktır.
YARIN ÇALIŞIRIM

* "Ertelemek" hangi sebepten olursa olsun kötü bir çözüm yoludur..

* Bir şeyi yapmak için, en iyi ve elverisli zaman "bugün"dür.

* Ders çalışmanın, insanin keyfinin yerinde olması veya olmamasıyla bir ilgisi elbette vardir,ama;bu ilgi en aza indirgenmek zorundadır.

* Bu keyfiyetten kurtulmak ve zamanı doğru kullanmak, veriminizi arttırmak için program yapmalısınız ve bu programı yazılı bir hale getirmelisiniz.

* Çalışma programı hazırlandıktan sonra, çalışma odanızın görülebilecek bir yerine koyarak günlük çalışmalarınızı düzenli olarak kontrol etmelisiniz!

* İnsan hazırlıksız olduğu durumlarda korkar!
* Hazırlanılması gereken derslerin birikip ağırlaşması, zamanın daralması, sizden beklentilerin artması ve bütün bunların altından nasıl kalkacağınızı bilmemeniz, üzerinizde bir yük oluşturarak sizi bıkkınlık ve karamsarlık noktasına getirebilir.
* " Bugün çalısın ! "

DİKKAT !
İNSAN ÖĞRENDİKLERİNİ ÇABUK UNUTUR.
% 100 öğrendiğimiz bir şeyin (ki bu mümkün değil , tam öğrenme yaklaşık % 70 'dır) 20 dakika içerisinde yarısını, 60 dakika içerisinde % 70 'Nil, gün sonunda da %80'ni unuturuz.Ama bu unutma hiç bir zaman sıfır düzeyine kadar inmez.
*45 dakikalık çalışma sonunda 5 dakikalık bir tekrar bu bilginin bir gün saklanmasını sağlar.
*Bir gün sonunda yapılan 10 dakikalık tekrar bu bilginin bir hafta saklanmasını sağlar.
*Bir hafta sonunda yapılan 20 dakikalık tekrar da bu bilginin bir ay saklanmasını sağlar.
*Bir ay sonunda yapılan 30 dakikalık tekrar bu bilginin uzun süreli olarak bellekte kalmasını sağlar.
*Tekrarlar, notların gözden geçirilmesi yoluyla gerçekleşebileceği gibi, o konuyla ilgili testlerin çözülmesiyle de yapılabilir.
EN ÇOK NELERİ UNUTURUZ?
*Adlar,
*Rakamlar ve tarihler,
*İstenmeyen şeyler,
*Zor öğrenilmiş, tam olarak kavranmamış konular,
*İnançlarımıza ve ön yargılarımıza ters düsen (garip) gerçekler,
*Kısa sürede ve zorla öğrenmek zorunda kaldıklarımız,
*Başarısızlıklarımız,
*Öğrenmeye çalışmadan rasgele edindiğimiz bilgiler,
*Öğrendikten sonra üzerinde yeterince düşünmediğimiz konular,
*Yorgun, hasta, isteksiz ve silintili anlarımızda öğrenmeye çalıştığımız bilgiler,
*Uzunca bir sürede çalışarak, ara vermeden öğrenilenler,
*Anlayamadığımız, bize "anlamsız" gelen şeyler.

EN AZ UNUTTUKLARIMIZ?
*Güzel olaylar, anılar,
*Yatmadan önce gözden geçirilenler,
*Hatırlanması gerektiğine karar verilen seyler,
*Üzerinde sik konuşulan, tekrar edilen seyler,
*Kazanılan basarılar,
*Kişiye anlamlı gelen konular,
*Sik sik kullanılan, zaman zaman gözden geçirilen veya düşünülen konular,
*Üzerinden iki hafta geçmeden yinelenenler,
*Her zaman yüksek sesle düşünülenler ve konuşulanlar,
*Çocukluk döneminde kazanılan ve bellekte kalıcı izler bırakan anılar, anlar,
*Fiziksel becerilere siki sıkıya bağlı olanlar,
*Kişiyi doğrudan ilgilendiren konular ve olaylar.
*HASTALIK, birçok tepki düzeyini azalttığı gibi, her türlü öğrenme ve hatırlamayı da olumsuz yönde etkiler.
*YORGUNLUK, öğrenme düzeyini düşürür. Öğrencinin sabah saat 10'da henüz yorgun olmadığı anda herhangi bir şeyi öğrenme süresi, aksam 19'a oranla %13 daha fazladır.

ZAMANA DOYMAYAN CANAVAR !

Televizyondan uzak durun.Çünkü televizyon, zaman yiyen en büyük canavardır.
* Sizi pasifice eder,
* Düşüncelerinizi köreltir.

Evet, televizyon çağdaş bir iletişim aracı.Tümüyle uzak kalmanız, elbette mümkün değil ama, en azından programlarını günlük olarak gözden geçirin, seçici olun.
* Televizyon sizi değil, siz televizyonu seçin.
* Kendinize sunu sorun" Benim için hayatta basarili olmak mi, yoksa televizyondaki program mi önemli? "
Eğer televizyonu çok izliyorsanız...
Anadolu Üniversitesi
Açık öğretim Fakültesi'ni kazanıp
televizyon seyretmeye devam edersiniz !
UYKUNUN ÖĞRENME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Öğrenme üzerinde en az bozucu etki yapan etkinlik uykudur.
Bu nedenle :
*Bir öğrenci yatamadan önce 10 dakika süreyle o gün çalıştığı derleri tekrarlayarak uykuya geçer ve sabahleyin de güne bir gece önce yapmış olduğu 10 dakikalik tekrari yaparak baslarsa, çalistiklarini " korumak " açisindan çok önemli bir avantaj saglamis olur.
*Böyle bir uygulama özellikle sinavlara hazirlik açisindan büyük önem tasimaktadir.
Hatirlama konusunda üç altin kural vardir:
*Birincisi: Çalisma seansinin süresi 20 - 40 dakikadir ve bu sürenin sonunda ne kadar hatirlandiginin sinanmasi gerekir.
*Ikincisi : 20 - 40 dakikalik çalisma ve 10 dakikalik tekrar dönemini mutlaka 10 dakikalik bir dinlenme izlemelidir.
*Üçüncüsü: Dinlenme sirasinda kendinize bir ödül verin. Çünkü bunu hakettiniz.

Ögrenmek için en iyi yöntem çalismak, sinamak ve dinlenmektir.
DINLEMEK VE NOT TUTMANIN ÖNEMI
* Insan sinir sisteminin özelligi geregi, dinlediginden çok daha hizli düsünür ve bu sebeple de dinlerken dikkati çok kolay dagilir.
* Not tutmak aktif katilimi saglayarak dikkati sürdürmeyi saglar ve unutmayi önler.
* Iyi bir dinleyici olmak için ön sartlar, ön siralara oturmak, bir önceki dersin notlarini gözden geçirmek ve derslere düzenli olarak devam etmektir.
* Dersi derste ögrenmek, bos zaman etkinliklerine zaman ve imkan saglar.
* Iyi not tutmanin ön sartlari, iyi not almaya uygun malzeme ile sinifa gelmek ve kisaltmalar kullanmaktir.
* Iyi not tutan ögrenci, sinavlarda çikacak sorularin neler olacagini önceden bilir.
* Notlarin yeniden yazilmasi zaman kaybi degildir.Bu islem bilginin bellekte pekismesi açisindan yararlidir ve unutmayi engeller.
* Okunanin %20'si, okunup sonra dinlenenin %40'i; okunup, dinlendikten sonra yazilanin %60'i hatirda kalir.
AMAÇLARIN VE ÖNCELIKLERIN BELIRLENMESI

* Zamani kontrol etmek, hayati kontrol etmektir.
* Basarili olabilmek için enerjinizi günlük olaylarin getirdiklerinin pesinde harcayarak geçirmek degil, amaçlarimiz dogrultusunda kullanmak önem tasir.
* Zamani öncelikler dogrultusunda kullanabilmek için uzun, orta ve kisa dönemli amaçlarin belirlenmesi gerekir.
* Amaçlarimizi belirledikten sonra, her listede en büyük önem derecesine sahip ikiser amacinizi yeni bir listede toplayarak, " amaç plan cetvelinizi " olusturun.
* Listenin en üstünde yer alan yasam amacinizi büyük harflerle bir kartona yazip, çalisma masanizin karsisina asin.
Böylece dersten her basinizi kaldirdiginizda, amacinizla karsilasip, tekrar derse dönmeniz mümkün olur.
* Amaçlar motivasyon için temel olusturur, davranisi yönlendirir.
* Birinci derecede önemli birden çok amaci bir arada gerçeklestirmek mümkün degildir. Bu sebeple seçim yapip gücünüzü sizin için en önemli olan ve kendinizi en güçlü hissettiginiz amaca yönlendirin.
* En önemli grupta yer alan amaçlarinizi gerçeklestirmek için her gün belirli bir süre ayirin. Harcadiginiz gayretin degil, elde ettiginiz sonuçlarin üzerinde durun.
* Ögrencinin kendisine ait bir sebebi yoksa, yeterince verimli çalismaz.
* Çalismaya baslamak veya sürdürmekte güçlük çekenler bir arkadas grubuyla yapacaklari programi uygulayabilirlerse verimleri artar.
ETKIN DINLEME
Size anlatilanlari duymanizin, onlari dinlemis oldugunuz anlamina geldigini bilirsiniz. Asagida etkin bir dinleyici olmanizi saglayacak alti basamak özetlenmistir.

A- " ILERIYE BAK " Dersi dinlerken ögretmenin anlatmakta oldugundan yola çikarak daha sonra söyleyecegini önceden tahmin etmeye çalismaktir.
Bunun dört yarari vardir:
* Uyanik kalirsiniz.
* Dikkat kopmalarini önler, dikkatinizi sürdürürsünüz.
* Aktif katilimda bulunursunuz.
* Motivasyonunuz artar.

Üç asamada ileri bakmak mümkündür:
1- O gün derste ögreneceginiz konulari önceden okuyun. Bu, dersi dersten önce çalismak anlamina gelmez. Yapilacak ön okumanin amaci o konuyla ilgili temel kavramlari tanimaktir. Böylece fikirler, isimler, yerler, ilkeler veya formüller derste karsiniza çikinca onlari daha kolay anlarsiniz.Bu da dersi dersten sonra daha iyi hatirlamaniza imkan verir.
* 1988 yilinda yapilan bir büyük arastirma dersle ilgili temel kavramlarla dersten önce tanismayi saglayan yaklasimi uygulayan ögrencilerin dersten sonra daha çok bilgiyi hatirladiklarini ve sinavda daha basarili olduklarini ortaya koymustur.

2- Dersten önce konulari okurken cevaplandirilmasini isteyeceginiz sorularin neler olabilecegini düsünün.
* Yapilan arastirmalar sorulara cevap olacak sekilde dinlemenin ve okumanin, daha iyi ögrenmeyi sagladigini ortaya koymustur.

3- Eger yukarida anlatildigi gibi bir ön hazirlik yapmis olmasaniz bile, dersi dinlerken, ögretmenin daha sonra ne söyleyecegini düsünün. Ögretmenin anlattiklarini göz önüne alarak, bir sonraki asamada neyin gelebilecegi konusunda fikir yürütün. Eger ögretmen sizin düsündügünüzü söylememis bile olsa, zihninizi konu etrafinda yogunlastirdiginiz için dersi daha iyi anlar, sonra daha çok sey hatirlarsiniz.

B - " FIKIRLER " Ders konusu, bir konunun temelini olusturan belirli fikirleri içerir. Bu fikirlerin neler olduguna dikkat ederseniz genellikle anahtar fikirlerin örneklerle, açiklamalarla, kanitlarla desteklendigini ve siksik tekrarlandigni görürsünüz.


C- " ISARETLER " Okul bir oyundur. Bu oyunun kurallarini bilerek ve buna uyarak oynarsaniz hem basarili olur, hem de bu oyundan zevk alirsiniz; iste ögretmenlerin isaretlerine karsi dikkatli ve uyanik olursaniz okul oyunundan zevk alirsiniz. Bir ögretmen hiç bir zaman açik açik "bu sinav sorusudur" demez. Ancak bir konunun önemli bir noktasini anlatirken belirli kelimeler kullanarak ve ses tonunda farkliliklar yaratarak size ipucu anlamina gelebilecek isaretler verir.

D- " KATIL " Aktif bir dinleyici olabilmek ayni zamanda eldeki imkanlardan eniyi biçimde yararlanmayi gerektirir. Bunun için yapmaniz gerekenler söyle siralanabilir:
* Derse zamaninda gelin.
* Görebileceginiz, duyabileceginiz, görülebileceginiz ve duyulabileceginiz bir yerde oturun.
* Ögretmenin söylediklerini yalniz içinizden tekrar ederek veya söylediklerini yazarak degil, ayni zamanda basinizi sallayarak, gülümseyerek, anlamadiginiz zaman kasinizi çatarak, sakalarina gülerek tepki gösterin.
Anlattigi konuyla ilgilenildigni görmek ögretmeni memnun eder. Böyle bir yolla katilimda bulunmaniz ayni zamanda ögretmeninizi de cesaretlendirir. Tepkisiz yüzlerden olusan, donuk gözlerle omzunun üzerinden duvara bakan bir sinifa ders vermekten hiç kimse hoslanmaz. Ögretmene tepkide bulunarak ve onu cesaretlendirerek, dinleyeceginiz dersin kalitesini yükseltmek önemli ölçüde sizin elinizdedir.

E- " ARASTIR " Bunun için:
* Ögretmene konu ile ilgili sorular sorun.
* Konuyla ilgili kendi fikirlerinizi ögretmeninizle veya dersten sonra bir arkadasinizla paylasin.
* Sorulariniza verilen cevabi anlamadiysaniz veya anlatilanlardan tatmin olmadiysaniz, yeni sorular sorun veya ek açiklama isteyin.
* Hiç süphesiz bir siniftaki bütün ögrencilerin hepsinin yukarida sayilanlari bir derste yapmalari mümkün degildir. Bunlari derste ögretmene soramadiginiz takdirde, dersten sonra sormaya, olmazsa bir arkadasinizla bu konulari konusmaya gayret edin.
* Akliniza gelen sorulari ve konuyla ilgili yorumlarinizi unutmamak için defterinize not edin!

F- " NOT TUT " Not tutmak, duyduklariniza mantikli bir çerçeve saglayarak dersi etkin bir sekilde dinlemenize yardimci olur. Not tutarak ögrenme olayinin ön kosullarini yerine getirmis olursunuz.

Ders dinlerken tutugunuz notlarin kolay okunabilen, kisa, açik, kolay anlasilabilen notlar olabilmesi için su önerilere özel önem verin ve uygulayin!

* Not tuttugunuz kagit konusunda cömert olun. Hiçbir zaman küçük bir kagida veya küçük küçük yazarak sikistirmaya çalisarak not tutmayin.

* Not tuttugunuz bir defteriniz olsun. Sayfanin altinda, üstünde ve sol tarafinda bosluk birakarak not alin.

* Böylece bu bosluklara daha sonra gelen bilgilere veya kendi düsüncelerinizi eklemeniz mümkün olur.

* Her yeni fikri, yeni bir satira yazin.

* Kendiniz için bir kisaltma dili belirleyin ve not tutarken bunu kullanin.

* Konusmanin hizli aktigi yerde bir çizgi _____ koyun. Bu kaçirdiginiz kelimelerin yaklasik miktarini belirler ve bunu tamamlamaniz gerektigini size hatirlatir.

* Kagidiniza geçireceginiz sema, sekil, tablolar varsa bunlara uygun bos yer birakin.

* Notlarinizi temize çekin. Bu islemi mümkünse notlari tutugunuz günün aksami, degilse en geç bir sonraki dersten önce yapin.

* Notlari temize çekerken, bosluklari dolduracak, konu üzerinde düsünecek ve mükemmel bir tekrar yapacaksiniz. Böylece sinava hazirlanmaniz son derece kolaylasmis olacaktir.

* Önemli kelimelere dikkat çekmek için kendi belirlediginiz sembolleri kullanin, altini çizin, BÜYÜK HARFLER ILE YAZIN, daire veya kare içine alin, * yildizlayin, renkli kalem kullanin.

* Ögretmenin " bu önemlidir " dedigini yazin ve onun altini çizin. Eger uygunsa, kitaba veya baska bir kaynaga gönderme yapin.

* Yanlisliklari silmeyin veya karalamayin, üzerine bir çizgi çekin, bu size zamandan kazandirir.

* Cümleler arasinda bosluklar birakin, konuyu çalisirken bu satirlara eklemek istediginiz notlari alabilirsiniz.

* Ana basliklar, alt basliklar kullanin. Ana basliklari kenar çizgisine koyun, alt basliklari daha içerden yazin.

* Veya ana basligi sayfanin ortasina yazin ve ilgili fikirleri, ilkeleri basligin çevresinde not alin. Bütün bunlarin birbirleri ile olan iliskilerini oklarla gösterin.

* Bu yöntem ile not alirken fikirler arasi baglantilari kurmus olmaniz, onlari daha kolay hatirlamaniza yardimci olacaktir.

• Bir numaralama ve harfleme sistemi gelistirin.
ZAMAN TASARRUFU IÇIN ÖNERILER

Televizyon :

* Günlük televizyon programini okuyun ve hangi programlarin izlenmeye deger olduguna karar verin.

* Sunu öncelikle ve bir ilke olarak kabul edin : Televizyonu açmak için çok küçük bir enerji yeterlidir ancak kapatmak gerçek bir mücadeleyi gerektirir.

* Çalar saatiniz varsa izlemeyi düsündügünüz programdan sonra çalmasi için kurun.

* Sadece haberleri seyredecekseniz, bunu oturmadan ayakta durarak seyredin. Ilginizi çeken bölüm bittikten sonra televizyondan uzaklasin.

Bekleme Süreleri :

* Sürekli olarak elinizde tekrarlamanizda yarar olan ders notlarinizi veya okumaniz gereken bir kitabi tasiyin. Böylece araç beklerken veya herhangi bir araçta seyahat ederken kitabinizi okur, notlarinizi tekrarlar ve hem geçen zamandan en iyi biçimde yararlanmis, hem de program disi bir çalisma imkani elde etmis olursunuz.

* Günün akisi içinde her durumda mutlaka bekleme süreleri vardir. Buna hazirlikli olun. Ders baslamadan ögretmeni beklerken, randevulastiginiz kisiyi beklerken, bir toplantinin baslamasini beklerken geçen süreyi degerlendirebilirsiniz.

* Herhangi bir kuyrukta beklerken bile kartlara yazdiginiz notlarinizi gözden geçirerek kendinize bir tekrar imkani yaratabilirsiniz.

Telefon konusmalari :

* Yapmaniz gereken günlük telefon konusmalari için önceden bir süre planlayin ve bütün konusmalari bir defada yapin.

* Konusmayi yapma amaciniza ulastiktan sonra, " isim var " veya " çalismam gerekiyor " demekten çekinmeyin.

* Eger telefonla rahatsiz edilmek istemiyorsaniz, telefonu fisten çekin.

* Sizi sik sik arayan birine, telefon için ayirdiginiz süre içinde sizin onu arayacaginizi söyleyin.

* Sizi arayana, çalisma programinizin çok sikisik oldugunu bir firsat bulunca sizin kendisini arayacaginizi söyleyin.
Yolda Geçen Süreler :
* Otobüs, tren, vapur gibi kitle iletisim araçlarindaki zamaninizi notlarinizi yaninizda tasiyarak verimli bir sekilde kullanabilirsiniz.

* Kalabalik olan tasitlar içinde ayakta bile olsaniz, cebe sigacak kartlarla tekrarlar için zaman yaratabilirsiniz.

* Eger araba kullaniyorsaniz veya babanizin arabasiyla bir yerden bir yere gidiyorsaniz arabanin teybinden, daha önce doldurdugunuz ders notlarinin bulundugu bantlari dinlemek için yararlanin.

Davetsiz ve Habersiz Misafirler :

* Rahatsiz edilmek istemiyorsaniz, kapinizi kapali tutun.

* Eger kapiniz çalarsa, kapi önünde veya koridorda durarak konusun. Böylece ziyaretin uzamasini önlemis olursunuz.

* Eger misafiriniz odaniza girerse, oturmayin, misafirinize ikramda bulunmayin ve konusmayi ayakta sürdürün. Ayakta yapilan konusmalar, oturarak yapilanlardan çok daha kisa sürer.

* Konusmayi sonuç cümleleri ile tamamlamaya çalisin. " anlasilan su anda yapilacak birsey yok "veya " bu konu açikliga kavustuktan sonra ne yapacagimizi düsünürüz " ya da " su anda beklemek zorundayiz, karari gelismelere göre daha sonra veririz." veya " yapilacak birsey göremiyorum." gibi.

Hayir Diyememek :
Derslerine hazirlanan bir ögrencinin zamanin çalan önemli sebeplerden bir tanesi de, " hayir " diyememekten ötürü girilen yükümlülüklerdir. Karsilamak istemediginiz bir talep için " hayir " demesini bilmek hem zaman tasarrufu açisindan, hem de yapmak istemediklerimizi yaparken yasayacaginiz olumsuz duygulari ortadan kaldirmak açisindan büyük önem tasir.

Bunun için kritik nokta " sana degil, istegine hayir diyorum " ifadesini karsi tarafa yansitabilmektir.
Not : Bu metin Psk. Dr. Acar BALTAS 'in Üstün Basari adli kitabindan aynen alinmistir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder